30 Temmuz 2012 Pazartesi
Benliğinden Kurtul
Yaşamı ve şu an içinde bulunduğumuz biyolojik bedeni akıl ile ele alıp değerlendirenin, Ölüm diye adlandırdığımız binevi geçiş süreci tam bir ahenk içinde gelişip, verimli oluşacağı kaçınılmazdır. Aksini düşünen Birey ise içinde parlayan ışığı henüz keşif edememiş ve kapanmasını tetikleyerek aydınlanmasını engelleyendir.
Ahiret hayatına atacağı merdivenin basamakları özünde mevcut iken, bireyin kendisinde bulunan , “O gizli bir hazine idi bilinmeyi irade etti ve bu nedenle evreni hak etti” diye seslenen sessiz haykırışın ikâzını gün ışığına çıkarmaktaki zorlanmasının sebebi aslında, bilinçsizce ve hatta bilincine kurban düşerek oluşturduğu bloke´nin ve kilitlenmişliğin etkisidir diyebiliriz!.. Tıpkı bir kelebek etkisi gibi.. Göbek bağını dünyasından koparamayan için gelecek hiç bir şey ifade etmez.. Nedir gelecek adı altında anladığı?.. Geleceğine dahi bedensel prangasıyla sınır biçmiştir.. Sahnesi tasarladığı bir oyun sahası.. Süresi oyununu oynamaya yetmeyecek kadar az!..
„Zira kişi, verdiği yanlış hükümle beynini kilitler ve artık o gerçekle yüz yüze gelse de onu değerlendiremez!“ der Üstad Ahmed Hulûsi „Kilitlenmişlik“ başlıklı makâlesinde..
Varlığının yalnızca madde´den oluştuğunu iddia edenin sonuçları görüp idrak edemeyenin ödeyeceği hesaptır değerini değerlendirememek.. Karşı karşıya kalacağıyla.. Kiminle?.. Kendisiyle yüzleştiğinde.. Ne zaman?.. Her An..
Gerçeklik payını red edemeyeceğimiz tek realite ile karşılaştığımız zaman, geliştirip benimsediğimiz dünyamızdan ayrılmanın sonucu, edindigimiz bilgi ve uyguladigimiz çalişmalara dayalıdır!..
Tefekkürü engelleyen düşünceler üretildiği sürece hazmı kolaylaştırmayıp özündeki karşılıksız bağışlanmış mirasdan uzaklaşmayı tetikleyen düşünceler kişinin her zerresini sarmalayacaktır. Oysa ki ahir zaman diye adlandırdığımız sürecin her an özümüzde var olduğunu ve işlevini her an gördüğünü idrak edip sonsuzluğu yarattığımız dünyada geniş kapsamlı fark edip gereğini yerine getirmektir.
Hücrelerimizde gökkuşağı oluşturmak istiyorsak, hayatın en başarılı ve iddialı icadı olan Benlikten kurtulma çalışmalarını uygulamaya geçirip, sonsuz yurdumuz ile buluşmanın zevkini tatmalıyız.. Bu oluşumdan yararlanmak ne sezgiler ile çözülebilir, ne varsayımlar ile, ne de kelimelerin yetersizliği ile… Ancak ve ancak ürettiğimiz fikirlerin ardındaki kısıtlamalardan arınarak gerçekleşir.. Işte bu sebebledir ki Hakimiyeti yakalamak için ancak hazmetmek gerekir.. Hazmedip hazmın hazmını yaşayarak..
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder