7 Ağustos 2012 Salı
İstemek
İlk duamı ne zaman etmiştim, ne istemiştim hiç mi hiç hatırlamıyorum. İlk duamı bırakın dün yaptığım duam neydi, ne üzerine neleri hayal edip de nerelerden, neleri istemiştim bunun bile hatırası yok aklımda. Dua, her inanç sahibi için sığınılacak huzur dolu limanlardan biri. Başın mı sıkıştı, bir şeye mi ihtiyacın var, bir hayalin varda nasıl ulaşacağını mı düşünüyorsun, hiç adres aramana gerek yok. İste, dile oluşumu için bekle. Sana ait evrensel frekansın yayını her an yayılmakta beyninden, özünden. Mesafe, zaman, yer sorunu yok senin evreninde. Radyo frekansı gibi düşünme, benim frekansımın gücü ne ki diye düşünüp yayını kesme. Kısa dalga, uzun dalga FM. ney ise bildiğin dalga türleri, senin evrensel frekansın onların hiç birine benzemez. İstedim de olmadı veya ben böyle istememiştim diyerek, araya farklı düşünce ve dua frekanslarını sokma. Felsefe yapıyorum diye düşünme. Sen, sana hitap eden kısmını al değerlendir.
Aklından ne geçiyorsa, yaşamının sana gönderdiği bir mesaj olarak alıp değerlendir. İhtiyacının ne olduğuna karar verdiğinde ve bunun gerçekten senin sonsuz yaşamın boyunca kullanabileceğin bir özellik veya sahibi olmayı isteyeceğin bir durum olacağına gerçekten inanmışsan, gerisini düşünme. O dua yapılmıştır. Yapılan dua da gerçekleşir. Ancak, ısrarcı olmak, oluşumun tamamlanacağına gönülden inanmak, duanın destekçisidir, unutma. Yine kendin kendine destek olabilirsin. Duana da, gerçekleşmesine de. Senden başka, bir dış obje, güç mahalli veya kapısında el pençe divan olup, bekleyeceğin bir tanrı hayal etme. Duanın oluşması için bir kere, istediğin her neyse, ona ihtiyacının gerçekten hissedilmesi gerekir diye düşünüyorum. Uygun zaman ve şartları değerlendirmen de duanın içerisinde gizli. Sonsuz yaşamımda afiyet dolu bir hayatı diliyorum ve bunun nasıl duasının yaşanılacağını da duasını etmiş olmayı diliyorum.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder